Biz kızların en gösterişli aksesuarlarından başlıcası hiç şüphesiz ki saçlarımız. Ben bu yaz hiç yapılmaması gereken bir hata yaptım ve o çok memnun olduğum her seferinde yüzümde güller açarak çıktığım kuaförüm Sevgili Ahmet tatildeyken resmen kaşındım ve Begüşün saçları da pek güzel bari bu sefer onunkine gideyim diyerek çaldım bilmediğim bir kuaförün kapısını. Aslında saçımın boyundan da rengindedn de oldukça memnundum. Ama sürekli topuz yapmak ve güneşin denizin havuzun zararlı etkileri saçımı yıpratmıştı. Genel bir bakım çok az uçlarından kırıklar ve boyamı yeniledik mi tamamdır. Aman sakın boyuna fazla girme, dibi kendi rengim sakın elleşme diye binbir tembih ve kocaman bir sırıtışla oturdum o koltuğa. Arada bayılmışım sanırım. Kendime geldiğimde o upuzun saçlarım omuzlarımda, ombrem de ise saç dibimin sadece bir parmak altına kadar girilmişti ve bu halimle sanki dip boyasını aksatmış ve kuaförüne yakalmış bakımsız +15yaş artmış hayat koşturmacasından yılmış başka biri bana bakıyordu aynada. Bu berbat saç kesimi ve boyasına sanırım dükkan sadece Cadde'ye yakın diye 450TL vererek uzaklaştım. Resmen ışığımı kaybetmiştim. Acilen Ahmet'i aradım yetiş bu şekilde insan içine çıkamammmmm! Ertesi gün gelin saçı yapmak için tatiline ara vererek İstanbul'a gelen Ahmet beni de kendime getirdi. Ama tabi ki 2 gün üstüste boyanan bi avuç kalan saçlarım artık fazlasıyla bakımı hakediyordu. Sanki saçlarımla beraber özgüvenimi de çalmıştı. Bir an önce uzatmalıyım derken öncelikle Mane and Tail'i denemeye koyuldum. Halk arasındaki adıyla At Şampuanı.

Memnun kaldım mı evet kaldım! Ben zaten hiç bi zaman market şampuanları kullanmazdım. Schwarzkopf'un kuaför serisi, John Frıda, Tonı&Guy, Kerastase denemelerimin ardından Organixlerle aşk yaşamaya başlamış her serisinden ayrı memnun kalmıştım. İhtiyaca hızlıca cevap veren bu şampuanlara ara vererek nam-ı diğer At Şampuanlarını tüm eşime dostuma getirdim. Vaadettiği gibi saçları uzatıyor ve güçlendiriyor ancak tabi saçınızın ihtiyacına da bağlı ama bana sorarsanız kremsiz kullanmak gibi bir hataya asla düşmeyin o zaman saçlarınız kolay taranmıyor ve elektikleniyor. Kokusu beni bu güne kadar hiç rahatsız etmedi nerdeyse kokusuz bir ürün. Hiç ağırlık yapmadı. Olumsuz bir tecrübe yaşamadım ama belirtmekte fayda var yüzünüzdeki diğer tüyleri beslememesi için çok iyi durulanması gerekiyor.

Bunun yanı sıra saçımı güçlendirmek için başka ne yapabilirim diye araştırırken Hindistan Cevizi yağı her yerde karşıma çıktı. Bombay seyahatimde hemen en meşhur markaları Parachute'ten edindim. Bir çoğunuzun bildiği gibi gerçek hindistan cevizi yağı ya da düzeltiyorum bizim saçımız için kullanacağımız ve bakım yapacak olan kapta oldukça yoğun duruyor elinize alıp biraz ovaladıktan sonra yağ formuna hızlıca geçiş yapıyor. Bunu deneyimlemeden öne anlamamıştım ama ilk tecrübemden sonra sorarım o şişeden o ürün nasıl çıkar? Ben kendiminkini ufak bi operasyonla o şişeden kurtarıp küçük kavanozlara böldüm. Kullanımı oldukça basit parmak uçlarınıza aldığınız ürünü avuç içinde biraz ısıtıp -içine ben bir kaç damla badem yağı da ekliyorum- saçlarınıza masaj yaparak yediriyorsunuz. Ardından sera ile saçlarınızı sarıp üzerine ısıtılmış havlu ile bekliyorsunuz. Sanırım yarım saat yeterli olacaktır ancak dilerseniz akşamdan sabaha kadar da saçınızda kalabilir. Bu arada bu Parachute'un kokusu bildiğiniz hindistancevizinin yumuş yumuş kokusu değil. Şaşırmayın. İlk yıkamanızda saçta bi ağırlık oluşturmasa da tamamen arınmamış hissi yaratabilir ama kurutup şekil verdikten sonra sizi rahatsız edecek bir görüntüyle karşılaşacağınızı zannetmiyorum. Haftada bir yapmanız yeterli olacaktır diye düşünüyorum özellikle uçlarındaki kırıkları besleyecek, ışıltı verecek ve sağlıklı uzamasına yardımcı olacak. Gerçi ben kendimi tutamıyorum ve vaktim varsa her yıkama öncesinde kullanıyorum :)
Geçenlerde makyaj ve bakım dedin mi ilk akla gelen arkadaşlarımdan Esra ile başka bir Hindistan seyahati öncesi Parachute'ten bahsederken 1litre suya bi iki damla damlattığından cilde çok iyi geldiğinden ve başka pek çok faydası olduğundan bahsetti. Ancak bu güne kadar cesaret edip deneyemedim.Yine hikaye kısmını fazlaca uzattığım bir yazımın daha sonuna geldim. Farklı yöntemler tecrübe eden varsa alalım tavsiyelerinizi...